
Ultramarines serisinin ilk üç kitabı bugün elime geçti çılgınsal anlar yaşıyorum. kitapların kabı, kokusu falan bile bi acaip lan. her an yalayabilirim gibi bi anlık coşkusallıkla. kah sıçarken kah gıdalar yerken çok ağır gaza gelerek okurm banko. yeri gelir nağralar atarım. öyle bi olayım var çünkü denyo gibi ''yürrü be oğlum taşaaana kurban'' diye bağırarak okuyorum Wheel of Time da Rand gider yaptığında. güzel şeyler bunlar sonuçta ibne gibi vampirli gotikli şeyler okumak yerine (merhaba Durmuş Ali Ulutaş merhaba )Warhammer işlerine girmeli insanlık. gece 4 gibi ''Rumen kaleci Stingaciu Vansporda oynamış mıydı bi baksana lan evdeysen'' diye arayan adamlardan oluşan bi çevrem olmasına rağmen nereden geliyor bu 40K cılık anlamıyorum ben de ama olsun. güzel bişey Romen file bekçisi Stingaciu, Warhammer40K ve İbrahim Erkal'ın Canısı parçasının bir potada eriyebilmesi. (ooouw bi potada erimek!)


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder