
öncelikle en tepedeki metalcilik saçan resin için özür dilerim. konu ile alakalı olmasa koymazdım ama alakalı. ha koydum da derdimi daha mı süper anlattım? bence hayır. böylece yine çok tırt bi giriş yapmış oldum. neyse canım sağolsun.
insan beyni mucizelerle doludur. misal akşamdan kalma olarak nal gibi kafayla uyanıyoruz,(çünkü çok pankız!) başımız ağrıyor. beynimiz hemen ''bi asprin alayım da baş ağrısı geçsin amınakoym'' diyor. bu kadar kabalaşmasa da buna yakın bişeyler diyor. alıyoruz asprini baş ağrısı geçiyor.
insan beyni (inceden biraz da sinsi gibi) biz daha olaylara uyanamadan bi takım şeyler yaptırır bize. kötü bi niyeti de yoktur. iyiliğimizi ister.
tüm bu olayları kısmetse Can Yayınlarından çıkacak olan Çok Az Bilgi İle Bitakım Bilimsel Olaylar adlı kitabımda inceleyeceğim. şimdilik net bişey yok. büyük büyük yazarak 12. sayfaya gelebildim. Ali Ulutaş askerden gelince o da bi 2 sayfa önsöz yazsa bi yere varabiliriz bence.
''Düşünce Gücü ile Evden Eve Nakliyat Mümkün mü?'' başlıklı bölüm için de aşağıdaki resmi düşünüyorum. 21. yüzyılda çok yaygınlaşacağını düşündüğüm bir uygulama.

neyse tekrar yazının asıl konusuna dönelim. (böyle dönelim falan gibi çoğul şeyedince yazı ne kadar tırt olursa olsun inceden bi akademik hava katıyor lan di mi?) beynimizin biz farkında olmadan bize bi takım şeyler yaptırmasına da en çok ''üremek için her yol mübahtır'' düşüncesi ile olmayacak işler yapma anlarında raslarız. daha da açmak gerekirse beynimiz tıpkı bir annaane gibi ister ki üreyelim, çoluğa çocuğa karışalım.
beynimiz ürememizi istiyor diye normal şartlar altında hiç işimiz olmayacak şeyler yaparız. fotomaç okuyan bir insan olmamıza rağmen Chicago müzikaline gideriz, rızkımızı IKEA ya yatırırız, evlerimizi bütün gün mal gibi yatacak ve kendini yalayacak bir canlı olan kediye açarız...
bu yüzden soruyu soran Recep ya da Fevzi adında bitakım kişiler olsa, çok net bir hayır cevabı vereceğiniz ''fal baktırmaya gidiyorum yanımda gelir misin?'' sorusu nefissel bir bayandan gelince biraz kuul olma kaygısı ile hemen evet demesek de tam bir yavşak gibi ''ben aslında bu işlere inanmam ama olablr yea'' diyoruz. çünkü beynimiz ürememizi çok istiyor, beynimiz börek falan yapması dışında tam bir annaane.
neyse bi takım sebeplerden dolayı tam bir sincap gibi nefis bayanın peşine takılıp fal ve astroloji bilimi merkezi gibi ağır kolpa bir isme sahip mekana gittim. fal bakan eleman, ekmeğini fantastik işlerden çıkaran biri olduğu için sakalını sarıya boyamış, mavi lensli bandanalı yarrak gibi bi tipti. böyle van dam filmlerinde falan Dünya Adam Dövme Şampiyonası gibi turnuvalarda ilk turlarda dayak yiyen adamlar olur ya. öyle bi tip. ( zati o turnuva ortamında tipi en şekilli adam dayağın en babasını yer. nerde bi rastalı saçlı, bi alengirli piiirsingli tip var ilk turda yatar. neyse)
odaya girdiğimiz gibi şekillinin ilk cümlesi ''senden terazi kadını ışığı alıyorum şekerim'' oldu. beklediği gibi çok şaşırdık ''aaaa çok acaip nerden bildiniz eveet'' falan dedik. (ben demedim tabi ibne gibi). sonra şekilli bana döndü. ''sende de ikizler burcu tipi var'' dedi. benden bi ışık görmemişti. sadece tipi var. yine bi şaşırmalar, takdir etmeler falan.
bu ilk gazın ardından ağır yazış başladı. ''mavi renk hayatında çok önemli bir yer tutuyor senin.'' dedi. ''mart ayına kadar hayatında çok büyük değişimler olacak zart zurt'' falan dedi. ola ki bi cinsellik olur umuduyla bu rezil ortama katlanmamın sebebi olan bıldırcın paso ''aa evet yhaaa'' diye onaylıyordu.
o arada ben fiat ducato reklamında ''haaaydi doldur dukkatooo'' diyen al yanaklı elemanı düşünüyordum. eleman nasıl o kadar al yanaklı olabiliyordu? bu doğal hali miydi? yoksa reklam çok soğuk bi havada mı çekilmişti? eleman çekim öcnesi koşmuş muydu? bunun gibi tiri viri şeyler düşünüyordum.
şekilli onaylandıkça iyice coştu. ''erkeğinin astrolojiye inancı zayıf tabi biraz. onu sen zorla getirmişsin'' dedi. (erkeğinin ne kadar da tırt bi hitap lan) suçlar gibi bakışlar altında kaldım. dışarda beklemek için çıktım.
dışarıda salonda 4 kişi daha vardı. yan yana oturan iki teyzeden biri ''eltim önerdi öyle geldim'' dedi. elti kelimesini duyunca bi irkildim. orada çalışan kısa saçlı çok da gideri olmayan bi tip bi şey içmek isteyip istemediğimi sordu. teşekkür ettim. arkasından götüne baktım. (bakmassam ölürdüm) vasattı. bi de banko entel bi adı vardır. Denge gibi Tılsım gibi Bilinç gibi ağır skik bi adı vardır. keşke entel aileler kızlarına böyle isimler vermese. çünkü günümüz türkiyesinde ne yazık ki çevreleri tarafından ''aaa bu karı enteldir verir lan'' tepkisi ile karşılanıyorlar.
odada duvarlara baktım. x files posteri vardı. ''fantastik olsun da ne olursa olsun'' mantığıyla oraya asılmış gibi. daha da fenası ıron maıden somewhere in time albümü kapağının posteri vardı tam kafamın yanında. ''hem uzaysal ortam hemi de robotlu gibi fantastik adına daha ne istenir ki'' diye düşünülmüş sanırım.
elti kelimesi ile ıron maiden arasında kalınca resmen kafam acıdı. iki teyzeden daha bi teyzesel olanı bir grup emekli ile gittikleri kapadokya gezisini ''kapadokyaya gittik, develer vardı. asmalı konağı gördük. televizyondakinin aynısı. deveye bindik. develer çok güzeldi'' diye anlatarak kafamı daha da acıttı.
''yaşanacak bir günah gecesi tüm bu çektiklerime değer miydi?'' diye düşündüm ve şok oldum. evet gerçekten de değerdi. beynim ürememi o kadar çok istiyordu ki tüm bunları makul karşılıyordu. çok acı bi durum ama ne yazık ki adam beyni böyle çalışıyor.
bu tür durumlarda beynimizin bize bu oyununu alt edebilmenin en etkili yolu seks ihtimali olan dişiyi bir de başında emmi kasketi ile düşünmek. emmi kasketi olan ortamdan seks koşarak uzaklaşır. kafanız rahat eder.

emmi kasketinin benzeri etkiyi bir de Çaykur Rizespor forması ile de deneyebilrsiniz.

Rizespor forması ile karşınızdaki bayan adeta bir Fahri Tatan, bir Koray Avcı oluyor. tüm bunları deneyip de hala üreme içgüdülerinizin esiri oluyor, türlü şebekliklere hayır diyemiyorsanız da canınız sağolsun.
sana 100 dolar eft yaptım, bi laleli yap gözünü seveyim, ben üzülüyorum lan burada!
YanıtlaSilsana 3 vakte kadar 4 var
YanıtlaSilemmi kasketli fotolarımı yolluyorum
YanıtlaSil