yine bi takım olaylar

çok canım sıkılıyordu. o anda çalışmakta olan çamaşır makinasının çok coşkun hareketler yapıp yürümesini mi izlesem, yuutupta tek tek Namlı Sucukları reklamlarını mı izlesem karar veremiyordum. makina en süper performansını verdiği sıkma işlemine daha geçmediği için Namlı Sucukları reklamları bir adım öne geçti.




Namlı Sucuklarının da memlekette ne kadar errörlu adam varsa toplayıp yaptığı reklamlardan Boyz Anılarlısı, İsmail Türütlüsü ve Murat Göğebakanlısını en başarılıları olarak buldum. özellikle murta göğebakanlısı konulu oluşu ile bir adım öne çıktı.

otobüsle dağbaşında giderken ''aha çok acıktık aga bir köy evi olsa da gıdalar yesek'' falan diyen murat göğebakan ve yancıları gittiği köyde yaşlı bir dayı ile karşılaşır. yaşlı kişi paso namlı ürünlerinden oluşan bi sofra hazırlar. ''yemeğimi yedim yalandan muhabetimi de yapıp minnet borcumu ödeyim'' diye geyik açmak için yaşlı kişiye neden paso namlı ürtünleri yığdığı sorulduğunda da ''köy ortamından daha taze namlının ürünleri yeğenim'' gibi akıllara zarar bi açıklama yapar. elemanlar inanmaz ama ''çok da skimizde değil'' dercesine onaylarlar. ki en doğrusu da budur. en azından gerçekçi bi yaklaşım.

günlük hayatımızda hangimiz yapmıyoruz ki bunu? ev arkadaşımız falan yemek yaptığında yiyip hemen uzamamız gereken durumlarda yalandan ''aaa abi ne izliosun? Akasya Durağı mı? çok bozdu abi akasya durağı eski bölümleri daha süperseldi'' falan diye kısa bir muhabete giriyoruz ve akabinde uzuyoruz.







2011 in son günlerinde kafadan bi on tane falan Namlı Sucuk reklamını ardarda izlemek gibi işlere girdim ki yıllar sonra 80ler parti gibi ''2010 lar parti'' ski olursa kafamdaki konsept budur. ardarda yuutuptan reklam izlemek ya da çamaşır makinasının yürümesini beklemek... şimdi ilk başta çok süper bişiymiş gibi gelmiyor ama bi yirmi yıl sonra bence çok fantastik bir olay olacak. ''aabi geçen bengülerle bi 2010lar partiye gittik dev eylendik yeaaa. çok uzaysal ortam abi böyle o dönemin bi çamaşır makinası falan var finalde yürüdü alet'' diye coşkulu bi şekilde ortamı öven nice yiğit çıkacak. hatta bu aşırı coşkun, marjinal ortamın gazıyla ''ooo tunç sen tam bir çılgınsın'' midaları eşliğinde ekmeğe koşanlar bile olacak.




bu arada çamaşır makinası ile ilgili bulduğum görsel çok modern oldu farkındayım. bahsi geçen makina bu değil. zaten bu makina da bi acaipmiş lan. sanki sinsi gibi kadını takip ediyor duvarın arkasına gizlenmiş oradan kadını izliyor gibi. resmen sinsi lan çamaşır makinası. eski sevgilisi falan kadın. feysbuktan twittirdan takip ederek başlamış sonra iyice niyeti bozup peşine düşmüş gibi. ya da deil lan çok da abartmaya gerek yok sadece duruyor çamaşır makinesi orda her hangi bir art niyet yok.


neyse yüztrilyon zimbabwe doları banknotu fotosunu da koyayım ki daha önce konusu açıldığında ''yok aga yüzrilyonluk banknot olmaz bi trilyon belki ama yüz olmaz'' diyen bi takım şer odaklarına ders olsun.