29 Şubat 2012 Çarşamba

God Is An Astronaut – The End of the Beginning





   gece 3 gibi eve gidiyordum. çok az kar yağıyordu ve hemen sokakların tenha oluşu ve ve kulağımdaki mp3 playerın da gazıyla çok gereksiz bi şekilde gaza gelip ''şimdi siyah beyaz gibi çekilip alta requiem for a dream müziği çalsa çok etkileyici olur lan şehrin kalabalığında yanlızlık temalı gibi ama deil bu saate ne kalabalığı'' diye düşünüp hüzünlü gibi duyarlı gibi yürüyordum. o an da belediyenin çöp kamyonunun gelip ''yavaş amınakoym yavaş lan'' diye çöp kutularını kaldırması bu film tadında ortamı bozdu. durumu olgunlukla karşıladım işinde gücünde adamlar haklılar tabi. denyo gibi ''yaa abi negzel modern insanın yanlızlığı temalı gibi yürüyordum ne yapıyorsunuz siz yeaaa'' desem haklı olarak BIM poşetine atılmış çöpler ile döverlerdi beni.

  aşağıdaki görseli gugulda ''belediye çöp kamyonu'' yazarak arattım ve sağolsun Soma Belediyesinin eklediği bu görseli buldum. kendilerine teşekkür ederim. Karaman Belediyesi ve Simav Belediyelerinin de güzel çalışmaları vardı ama bu konunun özüne dair daha uygun geldi. ama Karaman ve Simav Belediyelerine de teşekkür ediyor, ve kucak dolusu sevgiler yolluyorum. QeNdiNiZe ChoQ iYi baQın tmM mı:)))))





bu arada en güzeli görsel demek lan çok daha şık. resim deyince ''o resim değil fotoğraf'' diyen tırto çıkablir, fotograf da demek istemiyorum sadece ''foto'' yazsam çok gudik duruyor, ''fotograf'' yazsam ''fotoğraf'' deil de fotograf diyince hangisi doğruydu diye emin olamıyorum. ''zaten hiç olmayacak ağır sikko işler yazıyorsum çok mu önemli lan fotograf mı fotoğraf mı yazdığım'' diye bi an kendi kendime bi şey oluyorum ama sonra bi an geliyor hiç birini yazmamak en süperi gibi geliyor ben de öyle ediyorum kafam rahat ediyor huzur falan.


belediyenin çöpleri toplama işlerini geride bırakınca tekrar kafada aynı şeyleri düşünerek yürümeye devam ettim. artık neyin peşindeysem amnakoym? böyle aninden çok roket bi bayan çıkıp ''soğuk ve tenha sokaklarda hüzünlü yürüyüşünden çok etkilendim bence bi seks ederiz ne dersin?'' demesi gibi bir beklentim mi vardı? TABİ Kİ VARDI LAN!


      tam bir denyo gibi böyle bir olay beklentisiyle hazırlıklı bile davranmıştım. mp3 playera üç beş tane  God is an Astronaut, Portishead falan atmıştım. yani olası nefis bayan o andaki sılov indi rak albümü kapağı gibi ortamdan yeterince etkilenmezse de çok aşırı karı müzikleri dinliyor oluşumdan etkilenebilirdi.  ''aaa sen de mi God is an Astronaut seviyorsun yhaa hayatımın grubu resmen yhaaa'' falan diyebilirdi. ben de gözlerimi kısıp ''yaa aslında başlarda çok da tutkunu değildim ama sonradan çok sevdim. yani ilk görüşte aşık olup, 7 gün sonra yıldırım nikahıyla evlenen bir çifte değil de, arkadaşların tanıştırmasıyla zoraki başlamış, fırtınalı bir aşka dönüşmesi seneler almış bir mantık evliliğine benzetilebilir  God is an Astronaut ile dinleyici/grup ilişkim bi bakıma'' gibi über sikko bi cümle ile ekmeğimi kovalayabilirdim. bitmez tükenmez ekmek kaynağı ne de olsa God is an Astronaut... resmen kendilerini müzikle ifade ettikleri için ya da ev geçindirmek için deil de biz seksimizi edelim diye müzik yapıyorlar. sağolsunlar.


2 yorum:

  1. dedo hala zaman zaman takip ediyorum yazılarını. eski tarzını korumanı da hala çok takdir ediyorum. cengizhan

    YanıtlaSil
  2. ''yaa aslında başlarda çok da tutkunu değildim ama sonradan çok sevdim. yani ilk görüşte aşık olup, 7 gün sonra yıldırım nikahıyla evlenen bir çifte değil de, arkadaşların tanıştırmasıyla zoraki başlamış, fırtınalı bir aşka dönüşmesi seneler almış bir mantık evliliğine benzetilebilir God is an Astronaut ile dinleyici/grup ilişkim bi bakıma'' kısmından çok etkilendim. o kadar etkilendim ki VEREBİLİRİM...

    YanıtlaSil